Dünyanın birçok yerinde gizemli taşlar mevcutur. İstanbul’da da bu türden gizemini koruyan çok sayıda dikili taş vardır. Araştırmacı Namık Talat Güraslan, parapsikolojinin ve spiritolojinin verileri ile bu konuya yaklaşım getirilebileceğini iddia ediyor. İstanbul’da bir çok dikili taş bulunduğu ve bunların bir kısmının da zamanla yıkıldığı bilinmektedir. Evliya Çelebi de İstanbul’un her türlü felaket ve dertten […]Yazının devamı
921 yıl kilise, 481 yıl da cami olarak hizmet gören Ayasofya, gerçekten çok etkin bir binadır. İçeri girildiğinde insan ister istemez yüzyılların ağırlığını hissediyor. Bu dev yapı büyüklük yönünden Dünya’da dördüncü, kubbe yüksekliği yönündense beşincidir. Yüzyıllarca Hristiyan Ortodoks Kilisesi’nin yönetim merkezi olan Ayasofya’ya Osmanlılarda çok önem verdiler. Bu önem onun maddi ve manevi varlığını büyüttü. […]Yazının devamı
Zaman içinde yolculuk mümkün müdür? Gerçekten böyle bir imkan varsa bunun metodunu bilip kullanan zaman yolcuları var mıdır? Peki ya tarih kitapları bunlardan bahsediyorsa? Din kitaplarında bir kısım mucizelerin sebebi bu tür yolculuklarsa? Buna en yakın aday Hanok Hızır Melkisedek midir? Melkisedek Eski Ahit olarak bilinen Yahudi Tevratının en esrarengiz kişiliklerinden biridir. Yaratılış bölümünün 17-20 […]Yazının devamı
İstanbul’un depremle denize gömülen, onuncu adası: Vordonisi Büyükada, Kınalıada, Yassıada, Heybeliada, Sivriada, Burgazada, Sedefadası, Kaşıkadası ve Tavşanadası. Herkes İstanbul’un bu dokuz adasını bilse de, aslında onuncu adası olduğunu pek kimse bilmez. Bir zamanlar aktif olarak kullanılan bir ada olan Vordonisi adası, İstanbul’un pek bilinmeyen onuncu adasıdır. Bunun nedeni ise 1010 yılında yaşanan büyük İstanbul depremi. […]Yazının devamı
Molla Zeyrek Camii İstanbul Fatih’te bulunan Molla Zeyrek Camii, İstanbul fethedildikten sonra bir kilisenin camiye çevrilmesiyle ortaya çıkmış. Caminin şimdilerde park alanı olan arazisine bakan sokakla ilgili pek çok ürpertici söylenti mevcut. Bölgede yaşayan insanlar, park alanının öncelerde bir ahır bölgesi olduğunu söylüyor. Ahırın içinde ürkütücü bir kuyu varmış, altında ise bir mahzen olduğu iddia […]Yazının devamı
Yeryüzünde, bu kadar çok ada ve şana sahip kent çok ender bulunur. Birçok ulus, İstanbul’u başka bir ad ile andı. Ayrıca, fetihten önceki adları başkaydı, fetihten sonrakiler başka öte yandan, İstanbul’a yakıştırılan şanlar da en az kendisi kadar görkemliydi: Asitane-i Saadet (Sultan Sarayı), Dâr-ül Hilâfe (Halife’nin evi), Dârü’s Saltana (Saltanatın evi), Dergâh-ı Selâtin (Sultanlar kapısı) […]Yazının devamı
Sürüngen ırkı 200,000 – 300,000 yıl önce bir Annunnaki-insan hibridi (Adam) olarak ortaya çıktılar. Dış dünyadan gelen ırklar ayrıca, yeryüzündeki geniş insan çeşitliğinin üretilebilmesi için insan soyu ile çiftleşti. Fakat, ben burada sürüngen gruplar üzerine odaklanıyorum, çünkü onların arzuları insanların yaşantılarını kontrol ve manipüle etmektir. Açıkçası buradan daha karanlık bir hikayeye geliriz, fakat yeteri kadar […]Yazının devamı
Ahmed El Serhendi yani diğer adıyla İmam-ı Rabbani 2000 ile 2700 yılları arasında seyahatlar ve zaman yolculuğu yaptığını belirten Rabbani bu yolculuklarını 3 önemli kitapta topladı. Bu kitaplardan iki tanesi kayıpken bir tanesi ise önemli bir sahaf ve koleksiyonerin elinde bulunuyordu. Ahmet nedimin bu kitaba ulaşması ile 2000 – 2200 yılları arasında yaşanacak bir çok şey deşifre […]Yazının devamı
Tarihi Manisa kazısı başlıyormu, HZ Süleymanın hazinesi , kabri ve Ahit Sandığı İddiası. Tarihi Manisa Kazısı – 1 Tarihi Manisa Kazası – 2 Tarihi Manisa Kazısı – 3Yazının devamı
Mersin’in Tarsus ilçesinde dört evin avlusunda yaklaşık 150 metrekarelik bir alanda kazılar yapılmış, kazı alanı kimsenin görmemesi için mavi branda ve tel örgü ile çevrilmişti. Hal böyle olunca günün her saati korunan alanda neler bulunmuş olabileceğine dair birçok teori ortaya atıldı. Gizemli kazının hikâyesi 2012’de işlenen bir polis cinayetine kadar uzanıyor. Tarihi M.Ö. 2000’lere kadar dayanan Tarsus’ta […]Yazının devamı